Yıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değil
 

BOŞ ARKADAŞINA PAS VER

Red eğer bugün coachluk yapıyor olsaydı basketbol oyununun ne kadar kişiselleştiğini görecekti. Ona göre bencillikten uzak oyuncular çok özel ve değerli idiler. Hep,” Basketbol uzay bilimi değildir.” Derdi.

Onun için en iyi hücum sistemi topu hep hareket halinde tutmak, beş oyuncunun da eline değmesini sağlayacak, her oyuncunun kullanabileceği atış fırsatını yaratmak ve savunma takımının beş hücum oyuncusunu da savunmaya zorlayarak zor duruma sokmaktı. Her ne kadar takım içinde çok iyi şutörler olmasına rağmen, Red’in iddiası beş oyuncunun bir takım gibi hareket ederek topu en iyi atış pozisyonundaki takım arkadaşına ulaştırmaktı. Eğer kişisel basketbol oynamaya yeltenirsen kendini kenarda bulurdun.

Red,”İyi bir takımda süper star oyuncu bulunmaz.” der. Her takımda büyük oyuncular vardır. Bu büyük oyunların özellikleri takımdaki diğer arkadaşları ile oynamayı bilmeleridir. Bu onların büyüklüğünü gösterir. Bu oyuncuların süper star olma yetenekleri vardır, ancak,  takıma uyum sağlayabilirlerse, gereken özveri de bulunurlar ve takımın başarısı ve kazanması için her şeyi yapmaya hazırdırlar. Sözleşmesindeki rakamlar ve istatistikler onlar için önemli değildir. Onlar için takım olarak ne kadar birlikte ve başarılı oynadıkları önemlidir.

NBA’de çok az takım 1969-1970 New York Knicks takımı kadar hücum dengesine sahipti. Takımdaki altı oyuncu hiçbir zaman iki rakamlı sayıların altına inmiyordu. Bu oyuncuların maç ortalamaları 20 sayı civarında idi. Rakiplerin Knicks’i savunmada karşılaştıkları en büyük zorluk Knicks oyuncularının hücumda sayıya çok yakın oyuncular olmaları idi. Her hangi bir oyuncuya ikili sıkıştırma yapmaya kalkarsanız diğer dört oyuncuda sayıya yakın oldukları için kolayca sayı bulabiliyorlardı.

Red’in hayran olduğum yanı, hücumu hemen hemen tamamı ile oyuncularının inisiyatifine bırakması idi. Hücumda birçok oyunu kendimizin yaratmasına izin verirdi, Maçın kritik anlarında oynamamız gereken oyunları fikrimizi alarak uygulatırdı. Birçok antrenörün böyle bir yetkiyi oyuncularına vermesi düşünülemez bile. Fakat Red için bunu yapmak çok doğaldı. Çünkü sahada ne olup bittiğini oyuncuların kendisinden daha iyi bildiklerinin farkındaydı.

Red’in bizlere verdiği en büyük hediye biz yetişkinleri çok iyi yönlendirerek belirlenen hedefe ulaşmak için bir araya gelmemizi sağlamaktı. Hiçbir zaman harika motivasyon taktikleri kullanmadı. Sadece çok dürüst, açık sözlü ve güven verici idi. Birçok antrenör gibi bizlerin hayatımıza hiç karışmazdı. Ancak, özel hayatlarımız takıma zarar vermeye başlarsa hemen müdahale ederdi.

 

Devam edecek...

Sorularınız için tıklayınız.

Son Makaleler

Sevdirin Basketbolu

Başarılı Antrenör

Hızlı Hücüm