Yıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değil
 

“En Önemli İki İstatistik Sahadan Yapılan ve Faul Atışlarının Yüzdesidir.-Gene KEADY”

*DOĞRU BASKETBOL OYNAMAK NE DEMEKTİR?

   Şöyle açıklamamda yarar var, bütün oyuncuların bireysellikten uzaklaşarak oynamalarıdır.. Birbirlerine yaptıklarından dolayı saygı göstermeleridir. Her maçta bütün güçlerini ortaya koyarak oynamalarıdır. Kendilerine verilen görevi yerine getirebilmeleridir.

*Antrenmanları birkaç sorunlu oyuncu ile yapmak istemem Hayat çok kısa. Oynayacağımız yüz maç için yaptığımız yolculuklarda bu tip oyuncularla birlikte olmak çok yıpratıcı bir şeydir. Bir oyuncuyu takıma transfer etmeden önce çok sıkı araştırma ve soruşturma yaparız. Bu oyuncular yetişkin kişiler, hiç kimsenin huyunu suyunu değiştirmeye niyetimiz yok. Böyle sorumlu oyuncuları takıma transfer edip, sonrasında topluma yararlı kişiler haline getirmek bizim işimiz değil. Boşu boşuna zaman kaybına neden olurlar.

 

Bazen sessiz kalmak ve oyuncuları kendi kendilerine bırakıp serbestlik tanınmalıdır. Böylece  MR.COACH olmaktan uzak durulmalıdır. Her an şunu, bunu öğretmekten uzak durulmalıdır. Zaman öyle hızlı geçiyor ki mesleğinizde yaşlanıyorsunuz ve neyi ne zaman yapmanız gerektiğini bilip, neyin önemli olduğunu çok daha kolay anlıyorsunuz. Oyuncuların ne yapabileceklerini ve yapamayacaklarını bilip zamanı boşa harcamamayı öğreniyorsunuz.

*BİR MAĞLUBİYETTEN SONRA

Eğer maçı kaybetti iseniz daha az saldırgan olursunuz ve gücünüz azalmıştır. İnsan belli bir noktadan sonra duygusuzlaşır. Boş laf psikolojisine bulaşır. Oyuncularınızın tüm güçleri ile oynamadıklarını mı düşünüyorsunuz? Sonuç gayet basittir. Rakip sizden daha çok galibiyeti hak etmiştir. Bu kadar basit. Bizim oyuncularımız doğal olarak var güçleri ile oynadılar ama mağlup oldular. Daha ne denebilir ki?

*GALİBİYETTEN SONRA

   Maçta çok iyi oynamadık. Ben iyi oynayıp oynamadığımıza bakmam. Benim için önemli olan maçı kazanmaktır. Maçı kazandık ise iyi oynadık demektir. Takım sahada boş arkadaşlarına topu geçirmekte çok başarılı idi. Doğru ve isabetli atışlar kullandılar. Doğru olarak bildiğimiz her şeyi doğru olarak uyguladık Bu da bize galibiyeti getiriyor. Değişik bir şey yapmıyoruz. Duncan oyunda olmasa bile hep yaptıklarımızı tekrarlıyoruz. Oyunda Tony veya Manu olmasa bile yine aynı oyunu oynuyoruz.

-Her maç birbirinden değişiktir. Değişik oyuncular o günkü maçta belirlenen görevlerini yerine getirmek için çaba gösterirler.

-Her zaman topu iyi bir atış noktasından en iyi atış noktasına taşımak için çok iyi ve doğru paslaşırız.

-Yıllar boyunca Spurs’da Tim Duncan, Tony Parker ve Manu Ginobili nasıl yıldız oyuncu olarak oynayabildiler?

Bu sorunu cevabı çok basit. Cevap kimsenin hoşuna gitmez. Benden değişik bir cevap beklerler. Bu üç oyuncunun oynadıkları basketbola geniş açıdan bakmak gerekir. Eğer bu oyuncular dik başlı, bencil, zeki olmasaydılar? Eğer, eğer, eğer. İyi oynadılar çünkü her üçü de çok zeki oyunculardır. Kişilik olarak çok kıymetlidirler. Takım arkadaşları başarılı olmalarından çok gurur duyuyorlar. Takıma ve arkadaşlarına karşı sorumluluk duyuyorlar. Bu üç oyuncunun kişilikleri olgunlaşmıştır ve doğuştan kişilik sahibidirler. Eğer bu karakterdeki oyunculara sahipseniz iyi bir şeyler yaratmak durumundasınız. Böyle üç oyuncuya sahip olmak hakikaten büyük bir şanstır. Oyunu bu kadar iyi anlayan ve kendilerini sisteme ayak uyduran ve felsefemizi benimseyen oyuncularla çalışmak büyük bir şans ve mutluluktur. Daha başka ne söyleyebilirim ki. “Her şeyi kendileri yaratıyorlar.” İşin özü insanlarla iyi ilişki kurabilmektir.

Oyuncularınıza önem verdiğinizi, onları kollayıp, gözettiğinizi bilmelerini sağlamalısınız. Oyuncularınız da birbirlerini kollayıp, gözetmeye başlarlar. Daha sonrasında birbirlerinize karşı sorumluluk duymaya başlarsınız. Daha sonra ise her şeyi birbirleri için yapmaya başlarlar ve hiçbir fedakarlıktan kaçınmazlar. Kazansak da, kaybetsek de birbirilerini seven birbirleri için hiçbir fedakarlıktan kaçınmayan bir grup oluşur.

Başkasının başarısından keyif almak muhteşem bir duygudur. Eğer genç bir insanla iş görüşmesi yapıyorsam ve bana ,” Takıma seçilebilirdim ama yerime başkasını aldılar, diyebilir veya coach bana daha fazla süre tanıyabilirdi ama istediğim süreyi bana vermedi.” diyebilir. O oyuncuyu takıma almadım, çünkü bir şekilde takım içinde sorun çıkarabilirdi. Sorun çıkaran bir oyuncu olduğunu anlamıştım. Muhtemelen yeterli süre alamamasını sorun haline getirecekti. Veya, velileri daha çok oynamamasını sorun haline getirebilecekti. Veya, menajeri her konuda beni sık sık rahatsız edebilecekti. Böyle bir sorun yumağı içine sürüklenmekten kaçındım. Yapacağım çok daha önemli işlerim var. Eminim ki çok daha iyisini bulabilirim. Daha da yetenekli olması da o kadar önemli değil, yeter ki sorun yaratan bir karakter olmasın.

Çalışma ahlakının düzgün olması bizim için çok önemlidir. Transfer edeceğimiz oyuncuların geçmişlerini araştırmak için lise takımındaki antrenmanlarını izleriz. Üniversite takımı ile yaptığı antrenmanları izleriz. Takım arkadaşlarına ve coachlarına karşı tavırlarını gözetleriz. Kendileri için mi oynuyorlar? Bazıları kendileri ile konuşmaya kalksanız hep kendilerinde bahsederler ve sizi hemen hemen hiç dinlemezler. Görüşme sırasında kendilerine ne anlatırsanız anlatın duyduklarını yorumlama yeteneklerine sahip değillerdir. Bu gibi oyuncular,”kendilerinden başkasına önem vermeyen kişiliktedirler.” Değişiklikleri kabul edebilecek yeteneğe sahip olabilirler mi? Bizim istediğimiz role uyabilmelidirler. Az süre aldığı bir maçta kenarda oturmayı kabullenebilmelidir. Bu gibi bir davranış bize çok şey anlatır.

Oyuncuların sosyal ve toplumsal faaliyetlere katılıp katılmadıkları, bir sorunu çözüm şekilleri, sakatlıktan sahaya dönüş tarzları oyuncular hakkında fikir sahibi olmamızı sağlar. Onların karakterleri, fikir yapılarını ortaya çıkarır. Karakterden bahsederken içsel yapılarından söz etmeyi yeğlerim. Ruhları, kalpleri, fikirlerine kadar bilgi sahibi olmayı isterim. Bütün bu bilgiler oyuncuların karakterlerini özüdür.

Günlük antrenmanlarda bir diğer uygulamada Parker, Duncan ve Ginobilli gibi isimlere çok yüklenirim. Bu yüklenmenin takım üzerinde belirgin bir etkisi olduğu açıktır.. Eğer bu tip oyunculara yüklenirseniz ve size olumlu yanıt verirlerse diğer oyuncularda olumlu etkilenirler. En kötü uygulama ise sahada bazı oyuncuların olumsuz davranışlarını engellemezseniz doğa bilecek kargaşadır. Genç oyuncular bu tür davranışlardan etkilenip saygılarını kaybederler ve takım ahenginde kaymalar görülür. Böyle olması da doğal karşılanmalıdır. Takımın ağır toplarına yüklenmem diğer oyuncularında hizaya girmelerini sağlar, bu da takım içi disiplini sağlar, sonucunda başarının gelmesi doğaldır.

Bunu çok uzun bir zamandan beri uyguluyorum. En büyük keyfim eski oyuncularımdan birisi çocukları ile şehre gelirse veya onlardan birisi yardımcı antrenörüm olursa ve dostluğumuz 15-20 yıldan bu yana devam ediyorsa, onlarla birlikte olmamdır. Bazıları ile üç yıldır birliktesinizdir, ama sizden öğrendiklerini göstermeleri sizi çok mutlu eder. Hatta bu oyuncuları takımdan göndermiş olsanız bile iyi ilişkiler sizi mutluluktan sarhoş eder. Yıllar sonra bir araya geliyorsunuz ve eski güzel günleri yad ediyorsunuz. Bundan güzel ne olabilir?

Oyuncularla iyi bir ilişki kurmak, onların sizin için, kulüp için, takım arkadaşları için zevkle ve benliklerini ortaya koyarak oynamalarını sağlayacaktır.

Bunun da ötesinde tamamen kişisel bakış açısı ile en büyük keyfi bu birlikteliklerden alırım. Doğal olarak şampiyon olmak çok keyif verici ama takımdaki sevinci kısa bir süre içinde yok olur gider. Ama takımda ki birliktelikle her zaman takımın içindedir ve uzun süre var olur. Tony Parker’ın çocuğunu ofisime getirmesi veya başka bir oyuncunun yanımda yardımcı olarak göreve başlamasının keyfini hiçbir şeyden elde edemezsiniz.

Sadece bir oyuncuya şut atmayı, top sürmeyi değil oyuncularla ilişkilerde müthiş bir keyif alma kaynağıdır. Büyük resme baktığınızda bunun ne kadar önemli olduğunu anlarsınız. Hem takımı yönetmek ve hem de oyuncularla ilişkileri sıcak tutmanın keyfi muhteşemdir. Böylece gerçek bir takım yaratma imkanı yakalamış olabilirsiniz.

Kimse takımdan üstün değildir. Eğer istediğimizi yerine getirmezlerse kim olursa olsun takımdan hemen gönderilir.

Son Makaleler

Sevdirin Basketbolu

Başarılı Antrenör

Hızlı Hücüm